the same activity as an art form

listen to the pronunciation of the same activity as an art form
İngilizce - Türkçe

the same activity as an art form teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

painting
{i} tablo

Bunlar kimin tabloları? - Whose paintings are these?

İnsanlar onun tablolarını beğenmek için geldiler. - People came to like her paintings.

painting
{i} resim

Bu, onun kendi çizimi olan bir resimdir. - This is a picture of her own painting.

Bu kendi yaptığım bir resimdir. - This is a picture of my own painting.

painting
yağlı boya

Bu yağlı boya tablo 17. yüzyıldan kalma. - This oil painting dates from the 17th century.

Bu yağlı boyayı kim yarattı? - Who created this oil painting?

painting
boyayarak

Tom ve arkadaşları öğleden sonrayı ahırı boyayarak geçirdi. - Tom and his friends spent the afternoon painting the barn.

Tom sabahı tavanı boyayarak geçirdi. - Tom spent the morning painting the ceiling.

painting
boyama resim
painting
nakkaşlık
painting
yağlıboya resim
painting
keste
painting
ressamlık

O, ressamlık için yeteneklidir. - He has an aptitude for painting.

Ressamlık onun hayatının büyük aşkıydı. - Painting was the great love of his life.

painting
{f} boyama

John kapıyı boyamaktadır. - John has been painting the door.

Tom çiti boyamak için çok fazla zaman harcamak niyetinde değildi. - Tom didn't intend to spend so much time painting the fence.

painting
resim yapma sanatı
painting
{i} resim sanatı

İş resim sanatına gelince tam bir amatörüm, ama bu tabloyu gerçekten beğeniyorum. - I'm just an amateur when it comes to art, but I really like this painting.

O, resim sanatını mükemmelliğe taşıdı. - He brought the art of painting to perfection.

painting
resmet/boya
painting
{i} boyacılık, badanacılık
painting
boyacılık/ressamlık/resim
İngilizce - İngilizce
painting

Some artists excel in both painting and sculpture, like Michelangelo.

the same activity as an art form

    Heceleme

    the same ac·ti·vi·ty as an art form

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi seym äktîvıti äz ın ärt fôrm

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈsām akˈtəvətē ˈaz ən ˈärt ˈfôrm/ /ðiː ˈseɪm ækˈtɪvətiː ˈæz ən ˈɑːrt ˈfɔːrm/