şüpheli, şüpheli şüpheli

listen to the pronunciation of şüpheli, şüpheli şüpheli
Турецкий язык - Английский Язык

Определение şüpheli, şüpheli şüpheli в Турецкий язык Английский Язык словарь

şüpheli
suspect

Prosecutors in court have to substantiate their claims in order to prove a suspect is guilty. - Bir şüphelinin suçlu olduğunu ispatlamak için mahkemedeki savcılar iddialarını kanıtlamak zorundadır.

The whereabouts of the suspect is still unknown. - Şüphelinin nerede olduğu hâlâ bilinmiyor.

şüpheli
doubtful

I am doubtful of his success. - Onun başarısından şüpheliyim.

Mrs. Harris is very doubtful about her son's future. - Bayan Harris oğlunun geleceği hakkında çok şüpheli.

şüpheli
suspicious

Tom told the police that he had seen nothing suspicious. - Tom polise şüpheli bir şey görmediğini söyledi.

The background check on Tom turned up suspiciously little. - Tom'la ilgili özgeçmiş kontrolü biraz şüpheli çıktı.

şüpheli
fishy

That sounds fishy to me. - O bana şüpheli görünüyor.

There's something fishy going on in there. - Orada devam eden şüpheli bir şey var.

doğruluğu şüpheli
apocryphal
şüpheli
equivocal

Research in this area is somewhat equivocal. - Bu konuda yapılan araştırma oldukça şüpheli.

şüpheli
shady
kalitesi şüpheli
off color
kalitesi şüpheli
off colour [Brit.]
şüpheli
(Hukuk) problematic
şüpheli
shadowy
şüpheli
dodgy
şüpheli
uncertain, not certain to occur
şüpheli
dubitative
şüpheli
uncertain; suspicious, questionable, debatable; doubtful, dubious
şüpheli
uncertain
şüpheli
sceptical
şüpheli
funny peculiar
şüpheli
dicey
şüpheli
suspicious, questionable; suspicious-looking
şüpheli
funny
şüpheli
creaky
şüpheli
indefinable
şüpheli
contestable
şüpheli
indecisive
şüpheli
disputable
şüpheli
doubtful, open to doubt
şüpheli
debatable
şüpheli
dubious

Students are expected to stay away from dubious places. - Öğrencilerin şüpheli yerlerden uzak kalması bekleniyor.

Tom has a dubious reputation. - Tom şüpheli bir üne sahip.

şüpheli
chancy
şüpheli
discredited
şüpheli
hazardous
şüpheli alacaklar
bad debts
şüpheli biçimde
suspiciously
şüpheli durum
borderline case
şüpheli kadınlar sınıfı
demimonde
şüpheli mali işlemler
(Hukuk) suspicious financial transactions
şüpheli olma
suspiciousness
şüpheli oluş
ambiguity
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение şüpheli, şüpheli şüpheli в Турецкий язык Турецкий язык словарь

şüpheli
Kuşkulu
şüpheli
Kuşkulu: "Mazisi şüpheli kadınlarla evlenmek, insanı sonraları rahatsız eder."- P. Safa
şüpheli, şüpheli şüpheli

    Расстановка переносов

    şüp·he·li, şüp·he·li şüp·he·li

    Произношение

Избранное