yaklaşık

listen to the pronunciation of yaklaşık
Türkçe - İngilizce
approximate

The number pi is approximately equal to 3.14 or 22/7. Its symbol is π. - Pi sayısı, yaklaşık olarak 3,14 ya da 22/7'ye eşdeğerdir. Sembolü π'dir.

The bridge is approximately a mile long. - Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.

about

In the Tokyo stock market, stocks of about 450 companies are traded over the counter. - Tokyo borsasında, yaklaşık 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.

I have about 5,000 yen. - Benim yaklaşık 5,000 yenim var.

well nigh
just about

Tom is just about your age. - Tom yaklaşık senin yaşında.

With all your money, you should be able to buy just about anything you want. - Tüm paranla, yaklaşık olarak istediğin her şeyi alabilmen gerekir.

approximate, rough, about, circa, more or less, something like takribi
approximative
proximate
circa

This work was painted circa 1650. - Bu tablo yaklaşık 1650'de yapıldı.

rough

Asia is roughly four times the size of Europe. - Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.

Roughly speaking, there were about 30 people in the bus. - Kabaca konuşursak, otobüste yaklaşık 30 kişi vardı.

some

That charity is named after someone who contributed about two billion yen. - O hayır kuruluşuna yaklaşık iki milyar yen bağışta bulunan birinin adı verildi.

I can't quite figure out what that chord around 1:58 is. Can somebody help me out? - Yaklaşık 1:58'lik o akordun ne olduğunu tam anlayamıyorum. Birisi bana yardım edebilir mi?

round about
broadly speaking
(Bilgisayar) approx

Dogs breathe approximately 30 times a minute. - Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.

The bridge is approximately a mile long. - Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.

or so

She must be forty or so. - O kırk ya da yaklaşık olmalı.

I'll be back in twenty minutes or so. - Yaklaşık yirmi dakika içinde döneceğim.

round
something like
around

The family moved from their native Germany to Chicago around the year 1830. - Yaklaşık 1830 yılında, aile anayurdu Almanya'dan Şikago'ya taşındı.

My older brother started to take interest in Japanese folk songs when he was around 12 years old. - Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı.

more or less

She's more or less my age. - O yaklaşık olarak benim yaşımda.

around about
in the region of
in round figures
yaklaşık olarak
approximately

Tom is approximately the same age as me. - Tom yaklaşık olarak benimle aynı yaşta.

A person's heart is approximately the same size as their fist. - Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.

yaklaşık olarak
roughly

Asia is roughly four times the size of Europe. - Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.

yaklaşık çözüm
approximate solution
yaklaşık olarak
ballpark figure
yaklaşık değer
approximate value
yaklaşık dokuz litrelik kuru ölçü
peck
yaklaşık olarak
as nearly as I can tell
yaklaşık olarak
approximately, roughly takriben
yaklaşık olarak
almost

The novel has sold almost 20,000 copies. - Roman yaklaşık olarak 20,000 adet sattı.

yaklaşık olarak
near

Tom is nearly twice your size. - Tom yaklaşık olarak senin ölçünün iki katı.

It's nearly six o'clock. - Saat yaklaşık olarak altıdır.

yaklaşık olarak
something like
yaklaşık olarak
roundly
yaklaşık olarak
thereabouts
yaklaşık olarak
thereabout
yaklaşık olarak
nearly

The world population is expanding at the rate of nearly 90 million people a year. - Dünya nüfusu bir yılda yaklaşık olarak 90 milyon kişi artıyor.

It's nearly six o'clock. - Saat yaklaşık olarak altıdır.

yaklaşık olarak
approx

Dogs breathe approximately 30 times a minute. - Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.

A person's heart is approximately the same size as their fist. - Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.

yaklaşık olarak
give or take
yaklaşık olarak
approximate

A person's heart is approximately the same size as their fist. - Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.

Dogs breathe approximately 30 times a minute. - Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.

unit kırk fite eşit ölçü birimi (yaklaşık 12 metre)
(Askeri) forty-foot equivalent
yaklaşık olarak
in the neighborhood of
yaklaşık olarak
ballpark
yaklaşık olarak
practical
yaklaşık olarak
some
Türkçe - Türkçe
Gerçek değeri veya miktarı değil, ondan az fazla veya eksik bir niceliği gösteren, aşağı yukarı bir değerlendirme yapılarak bulunan, takribî
takribi
yaklaşık bilgi
Bilimsel bakımdan geçerli sayılabilecek kadar açık ve nesnel olan, fakat bilim geliştikçe yeniden gözden geçirilmesi ve geliştirilmesi gerekecek olan bilgi
yaklaşık değer
Bir niceliğin gerçek tutarından az eksik veya az artık olan değeri
Yaklaşık olarak
kabaca
yaklaşık olarak
(Osmanlı Dönemi) takrîben
yaklaşık