The fisherman saved himself by means of a floating board.
- Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı.
A steam engine is a machine by means of which heat is transformed into work.
- Bir buhar makinesi onun vasıtasıyla ısının işe dönüştürüldüğü bir makinedir.
Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
- Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
She spoke through an interpreter.
- Bir tercüman vasıtasıyla konuştu.
Tom can get in touch with Mary by email.
- Tom, Mary ile e-posta vasıtasıyla bağlantı kurabilir.
He is doing it with my help.
- O, onu benim yardımım vasıtasıyla yapıyor.
Please send my mail to me in care of my father's office in Tokyo.
- Lütfen e-postamı babamın Tokyo'daki ofisi vasıtasıyla bana gönder.