yüksek ses

listen to the pronunciation of yüksek ses
Турецкий язык - Английский Язык
loud

They are talking loudly when they know they are disturbing others. - Başkalarını rahatsız ettiklerini öğrendiklerinde yüksek sesle konuşuyorlardı..

Someone is knocking loudly at the door. - Birisi yüksek sesle kapıyı çalıyor.

blare
(Otomotiv) high sounds
clarion
load sound
elevated noise
cry

I could not stop myself from crying aloud. - Yüksek sesle ağlamaktan kendimi alamadım.

I felt an impulse to cry out loud. - Yüksek sesle bağırmak için bir dürtü hissettim.

storm
falsetto
biraz daha yüksek (ses)
a little bit louder
en yüksek ses
descant
yüksek perdeli ses
high-pitched voice
Турецкий язык - Турецкий язык
İnce ses
Uzaktan işitilecek nitelikte ses
yüksek ses
Избранное