very old

listen to the pronunciation of very old
Английский Язык - Турецкий язык
kadim
çok yaşlı
ancient
(Mimarlık) antika

Onlar 2000 yıl öncesinden kalma antika bir kase buldular. - They found an ancient bowl from 2,000 years ago.

Bu antika masa hala kullanımda. - This ancient table is still in use.

ancient
{s} çok eski

Arkeologlar çok eski zamanlardan kalma bir ejderhanın kemiklerini buldu. - The archeologists found the bones of an ancient dragon.

Çok eski bir fener satın aldım. - I bought an ancient lamp.

ancient
{s} antik

Achilles antik bir Yunan kahramanıydı. - Achilles was an ancient Greek hero.

O kale eski antik çağda inşa edilmiştir. - That castle was built in ancient times.

ancient
{s} eski

Eski olanlarının yanı sıra çağdaş Farsça şiirler batı dünyasında bilinmemektedir. - Contemporary Persian poems haven’t been known in west world as well as ancient ones.

Tarihi sahne kapıcısı, Tom Skeleton, eskimiş koltuğunda oturdu, aktörlerin soyunma odalarından taş merdivenlerden yukarı gelirken dinledi. - Tom Skeleton, the ancient stage doorkeeper, sat in his battered armchair, listening as the actors came up the stone stairs from their dressing rooms.

ancient
baba

Babam antik tarihle ilgileniyor. - My father is interested in ancient history.

ancient
çok eski bir zamandan kalma
ancient
müzelik
ancient
eski zamandan kalma
ancient
Romalılar ve Yunanlılar zamanına ait
ancient
Kadim
very old.
çok yaşlı
ancient
eskiden yaşamış kişi
ancient
{s} k.dili. yaşlı, ihtiyar
ancient
{s} eskiden kalma
ancient
ata
ancient
yaşlı adam
Английский Язык - Английский Язык
elderly, aged; of a long time ago, very old-fashioned
forold
ancient
very old man
elderly man, male senior citizen
very old

    Расстановка переносов

    ve·ry old

    Турецкое произношение

    veri ōld

    Произношение

    /ˈverē ˈōld/ /ˈvɛriː ˈoʊld/

    Видео

    ... that, they're very old. ...
    ... you know, the Well, which is very old, and now endangered. Salon just put it up for sale, ...
Избранное