someone or something of feminine sex or gender

listen to the pronunciation of someone or something of feminine sex or gender
Английский Язык - Турецкий язык

Определение someone or something of feminine sex or gender в Английский Язык Турецкий язык словарь

female
dişi

Üç tane köpeğim var; birisi erkek, diğerleri dişi. - I have three dogs; one is male and the others are female.

Bir erkek timsah bir dişi köpeği yedi. - A male crocodile ate a female dog.

female
kadın

Qipao 17.yüzyıl Çin'inde yaratılmış klasik kadın giysisidir. - The qipao is a classic female garment that originated in 17th century China.

O ilk Japon kadın astronot olacak. - She will be the first female Japanese astronaut.

female
dişi fiş
female
(Tıp) kadın cinsine mahsus
female
dişilere ilişkin
female
{s} dişil

Sıcak havalarda sadece erkek yavru doğuran timsahın da doğuracak dişiler olmayacağı için nesli tükenebilir. - The crocodile, which produces only male young in hotter weather, might die out too because there will be no females to breed.

Bir aslanın yelesi daha koyu olsa dişileri için daha çekici olur. - The darker the mane of a lion is, the more attractive to females it is.

female
s., i. dişi
female
dişi hayvan veya bitki
female
dişi dişil kadın cinsine mahsus
female
{s} kadınlara ait
female
{i} kız

1990'dan beri on bir kız öğrenci ödül aldı. - Since 1990, eleven female students received the award.

Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır. - The female student that sat in front of the teacher is from Germany.

female
{i} dişi canlı
Английский Язык - Английский Язык
female
someone or something of feminine sex or gender

    Расстановка переносов

    some·one or some·thing of fe·mi·nine sex or gen·der

    Турецкое произношение

    sʌmwʌn ır sʌmthîng ıv femının seks ır cendır

    Произношение

    /ˈsəmˌwən ər ˈsəmᴛʜəɴɢ əv ˈfemənən ˈseks ər ˈʤendər/ /ˈsʌmˌwʌn ɜr ˈsʌmθɪŋ əv ˈfɛmənən ˈsɛks ɜr ˈʤɛndɜr/
Избранное