He is capable of keeping a secret when he wants to.
- O, istediği zaman bir sırrı saklayabilir.
Keep the money in a safe place.
- Parayı güvenli bir yerde saklayın.
Jack hid the dish he had broken, but his little sister told on him.
- Jack kırdığı tabağı sakladı fakat küçük kız kardeşi onu gammazladı.
The boy hid behind the door.
- Çocuk, kapının arkasına saklandı.
Tom was hiding behind the door.
- Tom kapının arkasında saklanıyordu.
Tom was hiding in the mountains.
- Tom dağlarda saklanıyordu.
I have nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
I've got nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Fadil stashed the weapons in the car.
- Fadıl silahları arabada sakladı.
Sami stashed the marijuana in a motel room.
- Sami marihuanayı bir motel odasında sakladı.
You don't have to hide.
- Saklamak zorunda değilsin.
Do you have something to hide?
- Saklamak zorunda olduğun bir şeyin var mı?
You've got to keep this secret, OK?
- Bu sırrı saklamak zorundasın, tamam mı?
This safe is for keeping valuables.
- Bu kasa değerli eşyaları saklamak içindir.
I wanted to save this for a special occasion.
- Bunu özel bir durum içim saklamak istedim.
Is it really necessary to save these letters?
- Bu mektupları saklamak gerçekten gerekli mi?
Mrs. Thompson wants to conceal the fact that she is a millionaire.
- Bayan Thompson milyoner olduğu gerçeğini saklamak istiyor.
It's hard to keep a secret from Tom.
- Tom'dan sır saklamak zordur.
You've got to keep this secret, OK?
- Bu sırrı saklamak zorundasın, tamam mı?
I'd like to put my belongings away.
- Özel eşyalarımı saklamak istiyorum.