giriyor

listen to the pronunciation of giriyor
Турецкий язык - Английский Язык
inserting
{i} putting in, placing in; adding to
Something inserted or set in, as lace, etc
present participle of insert
in garments
A setting in
gir
come in

We didn't hear you come in. - İçeri girdiğini duymadım.

She beckoned me to come in. - O bana içeri girmem için işaret etti.

gir
(Bilgisayar) sign in
gir
(Bilgisayar) retype
gir
incur
gir
got into

I can't believe that you actually got into Harvard. - Harvard'a gerçekten girdiğine inanamıyorum.

Tom broke the door window, reached inside, unlocked the door and got into the car. - Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi.

gir
get into

Tom tried to get into the locked room. - Tom kilitli odaya girmeye çalıştı.

Tom studied hard so he could get into college. - Tom çok çalıştı böylece üniversiteye girebildi.

gir
fallen under
gir
{f} enter

This ticket allows two people to enter. - Bu bilet iki kişinin girmesine olanak tanır.

One hundred and fifty people entered the marathon race. - Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.

gir
gone into
gir
fell under
gir
fall under
gir
go into

I saw Jane go into her classroom with a smile. - Jane'nin tebessümle sınıfana girdiğini gördüm.

I saw him go into the toilet a few minutes ago. - Beş dakika önce onun tuvalete girdiğini gördüm.

gir
went into
giriyorlar
are entered
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение giriyor в Турецкий язык Турецкий язык словарь

GÎR
(Osmanlı Dönemi) f. (Giriften) "Tutmak, yakalamak" mastarının emir köküdür. Türkçedeki: yapan, tutan, tutucu, dağılan, yayılan gibi mânalara gelir. Kelimenin sonuna eklenir
giriyor
Избранное