geriye kalan

listen to the pronunciation of geriye kalan
Турецкий язык - Английский Язык
surviving
remained

The wood was kindled, the flames arose, and a mouldering heap of ashes was soon all that remained of Mrs Askew and her fellow martyrs. - Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı.

rest

I put the rest of your clothes in the laundry. - Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum.

Tom doesn't want to spend the rest of his life in jail. - Tom ömrünün geriye kalanını hapiste geçirmek istemiyor.

residual
mineralin ısıtılmasından geriye kalan kül
calx
geriye kalan
Избранное