dışarı çıkartmak

listen to the pronunciation of dışarı çıkartmak
Турецкий язык - Английский Язык
get out of
(Ticaret) issue
protrude
dışarı çık
went out

She went out without saying good-bye. - Hoşça kal demeden dışarı çıktı.

Which student went out? - Hangi öğrenci dışarı çıktı?

dışarı çık
gone out

He has gone out for lunch already. - O zaten öğle yemeği için dışarı çıktı.

You'll have to come back in a while: the man dealing with that business has just gone out. - Kısa bir süre içinde tekrar gelmek zorunda kalacaksın: o işle ilgilenen adam az önce dışarı çıktı.

dışarı çık
walkout
dışarı çıkartmak
Избранное