one more

listen to the pronunciation of one more
İngilizce - Türkçe
birtane daha
bir daha

Onu bir daha deneyebiliriz. - We can give it one more try.

bir fazla
bir tane daha
one more order of rice, please
bir porsiyon pilav daha lütfen
one more, please
bir tane daha lütfen
one more time
bir kere daha
one more time
bir kez daha

Ağzını bir kez daha açarsan seni pataklayacağım! - Open your mouth one more time and I will beat you up!

Bir kez daha deneyelim. - Let's try one more time.

there is one more
bir de şu var
bite off more than one can chew
başından büyük işe girişmek
more than one
birçok defa
one or more
bir ya da birden çok
bite off more than one can chew
k. dili başından büyük işlere/işe girişmek/kalkışmak
give something one more go
(deyim) Bir şeyi bir kez daha denemek
having one or more turrets
Bir veya daha fazla taretleri sahip
more than one can shake a stick at
sürüsüne bereket
there is one more thing
bir de su var
to do one more thing
şey bir daha yapmak
wear more than one hat
bir koltukta iki karpuz taşımak
bite off more than one
{k} başından büyük işlere/işe girişmek/kalkışmak
bite off more than one can chew
(fiil) başından büyük işe girişmek
family with more than one kid
çok çocuklu aile
have more than one string to one's bow
birden fazla seçeneği olmak
more than one
birden fazla

Tom şu ana kadar birden fazla iş teklifi aldı. - Tom certainly has had more than one job offer by now.

Birden fazla sorunumuz var gibi görünüyor. - It seems we have more than one problem.

parents with more than one kid
çok çocuklu aile
one more

    Türkçe nasıl söylenir

    hwʌn môr

    Telaffuz

    /ˈhwən ˈmôr/ /ˈhwʌn ˈmɔːr/

    Etimoloji

    [ 'w&n ] (adjective.) before 12th century. Middle English on, an, from Old English An; akin to Old High German ein one, Latin unus , Sanskrit eka.

    Ortak Eşdizimliler

    one more time, one more thing

    Videolar

    ... AUDIENCE: One more, please? ...
    ... >>Marissa Mayer: One more question here. ...