okunabilir

listen to the pronunciation of okunabilir
Türkçe - İngilizce
legible
readable
(Bilgisayar) human readable
decipher
oku
read

Some read books just to pass time. - Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.

I never read that book. - O kitabı hiç okumadım.

oku
{f} reading

Is she reading a book? Yes, she is. - O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.

They are reading their newspapers. - Onlar kendi gazetelerini okuyor.

elektronik olarak silinebilir programlanabilir ve sadece okunabilir hafıza
(Askeri) electronic erasable programmable read-only memory
makinece okunabilir
machine-readable
meydan okunabilir
challengeable
programlanabilir salt okunabilir bellek
(Askeri) programmable read-only memory
silinebilir programlanabilir sadece okunabilir hafıza
(Askeri) erasable programmable read-only memory
Türkçe - Türkçe

okunabilir teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

oku
Anadoluda küçük armağanlarla yapılan düğün çağrısı