officinal

listen to the pronunciation of officinal
İngilizce - Türkçe
müstahzar
hazır ilaç
{s} ilaç yapımında kullanılan
{s} şifalı
(Tıp) Eczanede daima bulunan (ecza veya ilaç), müstahzar, officinalis
boya veya eczalarda kullanılan
{s} hazır (ilaç)
hazır müstahzar
official
memur

Sorumlu memur içeri girmeme izin verdi. - The official in charge let me in.

Bazı memurlara rüşvet verilmiş olabilir. - Some officials may have been corrupted.

official
resmi

Tayca Tayland'ın resmî dilidir. - Thai is the official language of Thailand.

Resmî evrakları imzalayamadı. - He could not sign official papers.

officinal plants
şifalı bitkiler
official
yetkili

Birçok üst düzey yetkili toplantıya katıldı. - Many high-level officials attended the meeting.

Çinli yetkililer ekonomik büyümenin dünya ekonomisinden dolayı üç yıl içinde en düşük seviyesine düştüğünü söylüyor. - Chinese officials say economic growth has dropped to a three-year low because of the world economy.

official
(isim) memur
official
(Tıp) ofisiyal
official
resmi memur
official
görevli

Tom bir kamu görevlisidir. - Tom is a public official.

Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu. - The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.

official
(Spor) hakem
official
resmi yetkili
official
(Kanun) resmi sıfatı haiz
official
memurlar

Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar. - The customs officials searched the whole ship.

Gümrük memurları kutuları inceledi. - The customs officials examined the boxes.

official
(Tıp) Tıp heyeti tarafından tasdik ve kabul olunmuş (ilaç), officialis
official
memuriyete ait
official
kırtasiyecilik
official
{s} devlet

Bu devlet memurları rüşvetçidir. - These government officials are corrupt.

Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi. - The politician pushed for reform by denouncing the corruption of the government officials.

official
officiallyresmen
official
officialdom memur sınıfı
official
memura yakışır
İngilizce - İngilizce
{a} used in or relating to shops
{s} of substances used medicinally, pharmaceutical, kept in stock by pharmacists; medicinal, having curative properties
Kept in stock by apothecaries; said of such drugs and medicines as may be obtained without special preparation or compounding; not magistral
Used in a shop, or belonging to it
official
officinally
through a pharmacist; through the use of pharmaceutics