körpe

listen to the pronunciation of körpe
Türkçe - İngilizce
Türkçe - Türkçe
Dalından yeni koparılmış, tazeliği üstünde, daha büyümemiş (bitki), kart karşıtı
Dalından yeni koparılmış, tazeliği üstünde, daha büyümemiş, kart karşıtı
Büyümemiş
Büyümemiş (hayvan): "Kaplan ve yılan, körpe ceylan hayaliyle gözlerini kapadılar."- H. E. Adıvar
Genç, hoş, güzel, henüz bozulmamış, yıpranmamış: "Bir vakitler, Mahinur'un körpe rayihasıyla doldurduğu odalar şimdi boş ve sahipsiz."- H. Taner
Yeni yetişmekte olan
Yeni yetişmekte olan (insan): "Köşedeki masada körpe, ötekinde olgun birer hoş kadın..."- R. H. Karay
Yeni doğmuş kuzu ve oğlak sürüsü
Genç, hoş, güzel, henüz bozulmamış, yıpranmamış
Davar sürüsü
körpe