grandpa

listen to the pronunciation of grandpa
İngilizce - Türkçe
dede

Dedemin tekerlekli sandalyesini gördün mü? - Did you see grandpa's wheelchair?

Dedemle haftada iki üç kez görüşüyordum. - I saw grandpa two or three times a week.

{i} büyükbaba

Bill, annesi bir hemşire olmak için eğitim alırken, büyükanne ve büyükbabası ile birlikte yaşamaya gönderildi. - Bill was sent to live with his grandparents while his mother studied to become a nurse.

Büyükbabamla gitmek istemiyorum anne. Beni burada bırak. - Mom, I don't want to go with Grandpa. Leave me here.

büyük baba

Büyük annem ve büyük babam için kaygılanıyoruz. - We're worried about Grandma and Grandpa.

Büyük baban nerede yaşıyor? - Where does your grandpa live?

i., k.dili. dede, büyükbaba
great-grandpa
büyük dede
grandfather
büyükbaba

Tom, Mary'nin onun büyükbabasının altın saatini çaldığından oldukça emindi. - Tom was reasonably certain that Mary had stolen his grandfather's gold watch.

Büyükbabasına benziyor. - He looks like his grandfather.

grandfather
{i} dede

Dedesi bir yıl önce kanserden öldü. - His grandfather died of cancer a year ago.

Dedem yaşından dolayı pek iyi duyamıyor. - Because of his age, my grandfather doesn't hear well.

İngilizce - İngilizce
grandfather

My grandfather was an archaeologist. - My grandpa was an archeologist.

Where does your grandfather live? - Where does your grandpa live?

the father of your father or mother
A grandfather
Your grandpa is your grandfather. Grandpa was not yet back from the war. grandfather
{i} grandfather (Informal)
grandpas
plural of grandpa
grandpa

    Heceleme

    grand·pa

    Türkçe nasıl söylenir

    grämpä

    Telaffuz

    /ˈgramˌpä/ /ˈɡræmˌpɑː/

    Etimoloji

    [ 'gran(d)-"pä, -"po; 'gram ] (noun.) circa 1889. grand- +‎ pa

    Videolar

    ... Kind of like great-great-great- great-great-great grandpa ...
    ... grandpa salt has completely disappeared leaving only a superficial incise shall ...