firmness of conviction

listen to the pronunciation of firmness of conviction
İngilizce - Türkçe

firmness of conviction teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

decision
karar

Yurtdışında okuma kararım ebeveynlerimi şaşırttı. - My decision to study abroad surprised my parents.

Bu karar onun gelecekteki mesleğini belirtecektir.. - This decision will reflect on his future career.

decision
karar almak

Bazen çabuk karar almak önemlidir. - Sometimes it is important to take a decision quickly.

Bir karar almak zorundayız. - We have to make a decision.

decision
(Askeri) HÜKÜM; İLAM; KARAR: Bir askeri mahkemenin, herhangi bir hususta verdiği hüküm
decision
come to veya make a decision karar vermek
decision
{i} kararlılık
decision
kararlılık/karar
decision
sebat tereddütsüzlük
decision
ilâm
decision
yargı

Birçok kişi yargıcın kararı ile aynı fikirde değildi. - Many people disagreed with the judge's decision.

Arkadaşlarımın kararlarını yargılamamaya çalışırım. - I try not to judge my friends' decisions.

decision
{i} sonuç

Hem baban hem de ben senin kararın sonuçlarını anlıyoruz. - Both your father and I understand the consequences of your decision.

O kararın geniş kapsamlı ve ciddi sonuçları olacaktır. - That decision will have far-reaching and serious consequences.

decision
{i} hüküm

Öğrenciler hükümetin kararına karşı protesto yapıyorlar. - Students have been protesting against the government's decision.

Hükümetin kararı üzerine büyüyen öfke var. - There's growing anger over the government's decision.

İngilizce - İngilizce
decision
firmness of conviction

    Heceleme

    firm·ness of con·vic·tion

    Türkçe nasıl söylenir

    fırmnıs ıv kınvîkşın

    Telaffuz

    /ˈfərmnəs əv kənˈvəksʜən/ /ˈfɜrmnəs əv kənˈvɪkʃən/