fair, charming pleasing

listen to the pronunciation of fair, charming pleasing
İngilizce - Türkçe

fair, charming pleasing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

beautiful
{s} güzel

İsviçre, çok güzel bir ülkedir ve ziyaret edilmeye değerdir. - Switzerland is a very beautiful country and well worth visiting.

Doğduğum yer olan Nagasaki, güzel bir liman kentidir. - Nagasaki, where I was born, is a beautiful port city.

beautiful
{s} nefis
beauteous
{s} güzel
beautiful
zarif

O güzel ve ayrıca çok zarif. - She is beautiful, and what is more, very graceful.

Buz pateni zarif ve güzel olabilir. - Ice skating can be graceful and beautiful.

beautiful
{s} hoş

Tom sadece güzel kızlardan hoşlanıyor. - Tom likes only beautiful girls.

Bir dağ sırtı eteğinde güzel bir şehirde yaşamak çok hoştur. - It's very pleasant to live in a beautiful city at the foot of a mountain ridge.

beautiful
ahım şahım
beautiful
keleş
beautiful
gül gibi
beautiful
{s} biçimli
beautiful
harika

Aşk harika ve güzeldir. - Love is wonderful and beautiful.

Bu tırtıl harika bir kelebek olacak. - This caterpillar will become a beautiful butterfly.

beauteous
beauteousness güzellik
beauteous
güzel bir şekilde
beauteous
(sıfat) güzel
beauteous
dilber
beauteous
beauteously z
beautiful
(sıfat) güzel, hoş, biçimli, tatlı, harika, nefis
İngilizce - İngilizce
{a} beauteous
{a} beautiful
fair, charming pleasing