yontulmamış

listen to the pronunciation of yontulmamış
Turkish - English
rough hewn
clownish
clodhopping
uncut
coarse grained
rustic
rugged
barbarous
boorish, rough, coarse
craggy
brutal
bearish
coarse
shaggy
hobnailed
boorish
uncouth
inelegant
rough

Tom is a diamond in the rough. - Tom yontulmamış bir insan.

rough-hewn
yontulmamış adam
palooka
yontulmamış genç
cub
yontulmamış genç
unlicked cub
yontulmamış halde
in the log
yontulmamış tip
boor
yontulmamış tip
rustic
yontulmamış tip
ruffian
yont
pare off
yont
whittle down
yont
whittle away
yont
{f} sculpture
yont
{f} chisel

They are chiseling a statue out of marble. - Onlar mermerden bir heykel yontuyorlar.

She was a girl with finely chiseled features. - O, ince yontulmuş özelliklere sahip bir kızdı.

yont
hew out
yont
pare away
yont
trim
yont
whittle
yont
chiseled

She was a girl with finely chiseled features. - O, ince yontulmuş özelliklere sahip bir kızdı.

Turkish - Turkish
tıraşsız
yont
Başıboş hayvan
yont
Başıboş bırakılmış hayvan
yontulmamış
Favorites