O, gönüllü olarak çalışmaya karar verdi.
- She resolved to work as a volunteer.
O, gönüllü faaliyetine kendini adamış.
- She devoted herself to the volunteer activity.
Belkide gönüllü olmaya istekli olurdun.
- Perhaps you'd be willing to volunteer.
Onların gönüllülere ihtiyacı var.
- They are in need of volunteers.
Kurum gönüllüler için televizyonda ilan verdi.
- The institution advertised on TV for volunteers.
Gönüllülük deneyimi, sizi daha fazla istihdam edilebilir kılabilir.
- Experience in volunteering can make you more employable.
Gönüllülük için teşekkürler.
- Thanks for volunteering.
... volunteer ...
... In that respect, net literacy is a student-volunteer, ...