uzamak

listen to the pronunciation of uzamak
Turkish - Turkish
Uzun duruma gelmek, boyu büyümek
Çok zaman tutmak, uzun sürmek
Uzun duruma gelmek, boyu büyümek: "Kısa boylu Japon cinsi bile sporla üç parmak uzadı."- A. Haşim. Çok zaman tutmak, uzun sürmek: "Ama bu uzayan yaz, kışın gelmeyeceğine alamet değil!"- S. F. Abasıyanık
(Osmanlı Dönemi) SENEM
(Osmanlı Dönemi) TUL
(Osmanlı Dönemi) VELH
(Osmanlı Dönemi) TEMK
(Osmanlı Dönemi) SÜMUK
(Osmanlı Dönemi) TEBARÜK
(Osmanlı Dönemi) IHRIVVAT
(Osmanlı Dönemi) TEMEDDÜD
Uzama
(Osmanlı Dönemi) TEBAÜD
uzama
Uzamak durumu: "Seyahatin uzaması ihtimali de çoktur."- R. H. Karay
uzama
Uzamak durumu
uzamak
Favorites