English - Turkish
Definition of to toss or throw about; to move playfully to and fro; as, to flirt a fan in English Turkish dictionary
- flirt
- flört
Onunla flört ediyor musun?
-Are you flirting with him?
Tom garsonla flört etti.
-Tom flirted with the waitress.
- flirt
- {f} (with) (erkek) (kadına) âşık gibi davranmak; (kadın) (erkeğe) cilve yapmak
- flirt
- (fiil) kur yapmak, flört etmek, çıkmak, fırlanmak, sallamak, fırlamak, sallanmak
- flirt
- aşıktaşlık etmek
- flirt
- korte etmek
- flirt
- fıkırdamak
- flirt
- fırlatmak
- flirt
- kur yapmak'
- flirt
- öylesine takılmak
- flirt
- (with ile) ilgileniyormuş gibi görünmek
- flirt
- flört eden kimse
- flirt
- kur yapmak
- flirt
- {f} sallanmak
- flirt
- {i} çapkın
- flirt
- {f} fırlanmak
- flirt
- {f} fırlamak
- flirt
- (isim) çapkın, flört, kur, macera
- flirt
- {i} kur
- flirt
- {f} çıkmak
Related Terms
English - English
Definition of to toss or throw about; to move playfully to and fro; as, to flirt a fan in English English dictionary
- flirt
to toss or throw about; to move playfully to and fro; as, to flirt a fan
Hyphenation
to toss or throw about; to move play·ful·ly to and fro; as, to flirt a fanPronunciation
Resimler
Favorites