the act of catching an object in motion in the air

listen to the pronunciation of the act of catching an object in motion in the air
English - Turkish

Definition of the act of catching an object in motion in the air in English Turkish dictionary

catch
{f} yetişmek

Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin. - You'll have to get a move on if you want to catch the train.

Ona yetişmek için adımlarımı hızlandırdım. - I quickened my steps to catch up with her.

catch
{i} k.dili. müstakbel eş olarak düşünülen uygun kişi
catch
{i} voli
catch
{i} kanca
catch
{i} bityeniği
catch
{i} tutma av
catch
{f} maruz kalmak
catch
yakala

Yasalar örümcek ağı gibidir, küçük sinekleri yakalayabilirler fakat yaban arısı ve eşek arılarının geçmesine izin verirler. - Laws are like cobwebs, which may catch small flies, but let wasps and hornets break through.

O, başka bir soğuk algınlığına yakalanmak istemediğinden dolayı odadan ayrılmayacak. - She won't leave the room, because she doesn't want to catch another cold.

catch
{i} av, bir partide yakalanan av/balık
catch
{f} cezbetmek
catch
{f} (caught)
catch
(Tekstil) tutucu, mandal
catch
olmak

Gribe yakalanmayacağımdan emin olmak istiyorum. - I want to make sure that I don't catch the flu.

Tom onlardan birinden her zaman soğuk algınlığı kapmaktan korktuğu için çocukların etrafında olmaktan hoşlanmaz. - Tom doesn't like being around children because he's always afraid of catching a cold from one of them.

catch
yayılmak
catch
ansızın bulmak
catch
topu tutma
catch
yakalanan şeyin miktarı
catch
kavramak
catch
yanmaya başlamak
English - English
catch
the act of catching an object in motion in the air

    Hyphenation

    the act of catch·ing an ob·ject in mo·tion in the A·ir

    Turkish pronunciation

    dhi äkt ıv käçîng ın ıbcekt în mōşın în dhi er

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈakt əv ˈkaʧəɴɢ ən əbˈʤekt ən ˈmōsʜən ən ᴛʜē ˈer/ /ðiː ˈækt əv ˈkæʧɪŋ ən əbˈʤɛkt ɪn ˈmoʊʃən ɪn ðiː ˈɛr/
Favorites