O, her zaman karısının görüşlerine değer verir.
- He always values his wife's opinions.
O sağlığa zenginliğin üzerinde değer verir.
- She values health above wealth.
Mary ahlaki değerlerini reddetti ve bir hiççi oldu.
- Mary renounced her moral values and became a nihilist.
Aynı değerleri paylaşmıyoruz.
- We don't share the same values.
Aynı değerleri paylaşmıyoruz.
- We don't share the same values.
Tom ve ben aynı değerleri paylaşmayız.
- Tom and I don't share the same values.