Yağmur yüzünden gelemedim.
- I wasn't able to come because of the rain.
Kötü hava yüzünden, o gelemedi.
- Because of the bad weather, he couldn't come.
Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi.
- The meeting was canceled because of the rain.
Ben, bir trafik sıkışıklığı nedeniyle toplantıya geç kaldım.
- I was late for the meeting because of a traffic jam.
Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
- Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
Gürültüden dolayı uyuyamıyoruz.
- We can't sleep because of the noise.