English - Turkish
Definition of occuring before or in front of something else, in time, place, rank or sequence in English Turkish dictionary
- preceding
- {s} önce gelen
- foregoing
- sözü geçen
- foregoing
- daha önce belirtilen
- preceding
- yukarıda gösterilen
- preceding
- {s} -den önceki; önde bulunan
- foregoing
- (Kanun) yukarıda geçen
- foregoing
- söz
- foregoing
- önceki
- foregoing
- yukarıda sözü edilen
- preceding
- önceki
Benim görüşümün temel noktasını önceki sayfalarda ifade ettim.
-The essential points of my argument have been expressed in the preceding pages.
Endeks 120.5'e yükseldi, bir önceki aya göre %4 fazla.
-The index advanced to 120.5, up 4% from the preceding month.
- preceding
- {f} önce gel
- preceding
- başlat/önce gel
- foregoing
- {s} yukarıdaki
- foregoing
- bırak
- preceding
- önde bulunan
Related Terms
occuring before or in front of something else, in time, place, rank or sequence
Hyphenation
occuring be·fore or in front of some·thing else, in time, place, Rank or se·quencePronunciation
Resimler
Favorites