newly; lately; freshly; not long since; as, advices recently received

listen to the pronunciation of newly; lately; freshly; not long since; as, advices recently received
English - Turkish

Definition of newly; lately; freshly; not long since; as, advices recently received in English Turkish dictionary

recently
son dönemlerde

Tom son dönemlerde şişmanladı. - Tom has put on weight recently.

recently
son zamanlarda

Son zamanlarda tembelleştim. - I've been sluggish recently.

Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı. - Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.

recently
yeni

O, son zamanlarda jipini yeni bir Mersedesle değiştirdi. - He recently traded in his jeep for a new Mercedes.

Tom son zamanlarda çok sayıda yeni şarkıları nasıl söyleyeceğini öğreniyor. - Tom has recently been learning how to sing a lot of new songs.

recently
yakın geçmişte
recently
geçenlerde

Geçenlerde bir araba kazası geçirdim. - I was recently in an automobile accident.

Geçenlerde Tom'a kanser olduğu söylendi. - Tom was told he had cancer just recently.

recently
son günlerde

Son günlerde Tom'un sağlığı çok bozuldu. - Tom's health has declined a lot recently.

Son günlerde Rosalie O'Connor'ı gördüm. - I saw Rosalie O'Connor recently.

recently
yakınlarda

Tom yakınlarda bir şirket kurdu. - Tom set up a company recently.

Yakınlarda Tom'la konuştun mu? - Have you talked to Tom recently?

recently
bu günlerde
recently
yakın zamanda

Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim. - I was recently in an automobile accident.

Onun yakın zamanda yayımlanan öykü koleksiyonu Esperanto'da post modern eserlerin meraklılarını heyecanlandırıyor. - Her recently-released short story collection thrills enthusiasts of postmodern works in Esperanto.

recently
bu yakında
recently
bu aralar

Bu aralar IT sertifikasyonlarına çalışmak için epey zaman harcıyorum. - I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.

recently
şu aralar
recently
yakında
recently
şu sıralar

Şu sıralar bu problemi tartıştık. - We have recently discussed this problem.

Şu sıralar BT sertifikasyonlarına çalışmaya çok vakit harcıyorum. - I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.

English - English
recently
newly; lately; freshly; not long since; as, advices recently received
Favorites