Turkish - English
Definition of kayin in Turkish English dictionary
- kayın
- in-law
- kayın
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: kayıngiller,betuliye,palamutlular) oriental beech
- kayın
- beech
- kayın
- in law
- kayın
- (Botanik, Bitkibilim) european beech
- kayın
- inlaws
- kayın
- inlaw
- kayın ağacı mantarı
- (Botanik, Bitkibilim) Beech mushroom (Hypsizygus tessellatus)
- kayın ağacı
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: kayıngiller,betuliye,palamutlular) common beech
- kayın ağacı meyvesi
- beech nut
- kayın ağacı meyvesi
- beechmast
- kayın ağacından yapılmış
- beechen
- kayın baştankarası
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: baştankaragiller) marsh tit
- kayın kozalağı
- beechnut
- kayın tavuğu
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: bağırtlakgiller, ormantavuğugiller) black grouse
- kayın tavuğu
- black grouse
- kayın yağı
- beechnut oil
- kara kayın
- black birch
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kayin in Turkish Turkish dictionary
- kayın
- (Botanik, Bitkibilim) Kayın (Fagus), kayıngiller (Fagaceae) familyasının Fagus cinsinden değerli orman ağaçlarına verilen ad
- kayın
- Kayıngillerin örnek bitkisi olan, 30-40 m boyunda, 2 m çapında, kışın yapraklarını döken, kerestesi beyaz ve makbul olan bir orman ağacı (Fagus orientalis)
- kayın
- Karı veya kocaya göre birbirlerinin erkek kardeşi, kayınbirader: "Sabahleyin kaynım beni bir katıra bindirdi."- H. E. Adıvar
- kayın
- Karı veya kocaya göre birbirlerinin erkek kardeşi, kayın birader
- KAYIN
- (Osmanlı Dönemi) Kadının veya kocanın erkek kardeşi
- KAYIN HISIMLIĞI
- (Hukuk) Dünür hısımlığı
- kayın baba
- Kaynata
- kayın birader
- Kayın
- kayın peder
- Kaynata
- kayın valide
- Kaynana, hanımanne
Related Terms
kayin
Hyphenation
ka·yınPronunciation
Resimler
History
Favorites