külüstür

listen to the pronunciation of külüstür
Turkish - English
rattletrap
dilapidated, shabby, shoddy, ramshackle
{k} dilapidated-looking, old and beat-up looking; junky-looking; ramshackle; old and beat-up; good-for-nothing. ~ araba jalopy, rattletrap. ~ marka (Konuşma Dili) old and beat-up looking; dilapidated; worthless (vehicle, piece of equipment)
rickety
crock
shabby

My car looks shabby in comparison with his new one. - Yenisiyle karşılaştırıldığında benim arabam külüstür gözüküyor.

(Argo) piece of junk
shoddy
külüstür araba
jalopy, crate, crock, banger
külüstür araba
banger
külüstür araba
flivver
külüstür araba
jalopy
külüstür araba
boneshaker
külüstür araba
rattletrap
külüstür araba
tin lizzie
külüstür araba
jalopy, rattletrap
külüstür araba
jaloppy
külüstür araç
crock
külüstür marka
(Konuşma Dili) old and beat-up looking; dilapidated; worthless (vehicle, piece of equipment)
külüstür uçak
jaloppy
külüstür uçak
jalopy
külüstür uçak
flivver
Turkish - Turkish
Yıpranmış, eski görünüşlü olan, bakımsız
Yıpranmış, eski görünüşlü olan, bakımsız: "Yakın dostlardan birisinin beş beygirlik külüstür bir deniz motoru var."- B. R. Eyuboğlu
Yıpranmış, eski görünüşlü
külüstür
Favorites