kâğıt üzerinde

listen to the pronunciation of kâğıt üzerinde
Turkish - English
(existing) on paper, in the planning stage
in black and white
on paper

Sami and Layla had no problem professing their love on paper. - Sami ve Leyla'nın aşklarını kâğıt üzerinde ifade etmekte hiçbir sorunları yoktu.

It's a marriage that exists only on paper. - Sadece kağıt üzerinde var olan bir evliliktir.

paper over
kâğıt üzerinde kalan
paper
kâğıt üzerinde kalmak
(for a project) to exist on paper only, not to get beyond the planning stage