itinerant; traveling; passing from place to place; done on a journey

listen to the pronunciation of itinerant; traveling; passing from place to place; done on a journey
English - Turkish

Definition of itinerant; traveling; passing from place to place; done on a journey in English Turkish dictionary

itinerary
gezi program

Gezi programına göre, Pazartesi günü İngiliz Müzesine gideceğiz. - According to the trip's itinerary, we will go to the British Museum on Monday.

itinerary
(Askeri) yol güzergahı
itinerary
{i} yol kılavuzu
itinerary
yolculuk bağdarlaması
itinerary
{s} yolculuk
itinerary
seyahat programı
itinerary
yola ait
itinerary
yolculukla ilgili
itinerary
{i} yolcu rehberi

İş gezin için bir yolcu rehberin var mı? - Do you have an itinerary for your business trip?

Senin iş gezin için yolcu rehberi nerede bulabilirim? - Where can I find the itinerary for your business trip?

itinerary
seyahatname
itinerary
{i} izlenecek yol
itinerary
{i} yol

İş gezin için bir yolcu rehberin var mı? - Do you have an itinerary for your business trip?

Senin iş gezin için yolcu rehberi nerede bulabilirim? - Where can I find the itinerary for your business trip?

itinerary
{i} gezi notları
itinerary
{i} seyahat rehberi
itinerary
seyahat kitabı
itinerary
yola veya seyahata
itinerary
(sıfat) yolculuk
English - English
itinerary
itinerant; traveling; passing from place to place; done on a journey
Favorites