English - Turkish
Definition of hastily assembled; put together in a hurry or from disparate elements in English Turkish dictionary
- scratch
- {f} kazımak
- scratch
- {i} sıyrık
Bu sadece bir sıyrık, değil mi?
-It's just a scratch, OK?
- scratch
- tırtıklamak
- scratch
- çıtırtı
- scratch
- kaşıma
Başını kaşıma alışkanlığı var.
-He has the habit of scratching his head.
Böcek ısırıklarını kaşımamaya çalışmalısınız.
-You should try not to scratch insect bites.
- scratch
- oymak
- scratch
- çizme
Mobilyayı çizmemek için dikkatli olun.
-Be careful not to scratch the furniture.
- scratch
- tırmıklamak
- scratch
- (listeden) çıkarmak
- scratch
- cırmak
- scratch
- eşelemek
- scratch
- bozmak
- scratch
- avanssız
- scratch
- {i} gıcırtı
- scratch
- (Tıp) Tırmık, tırnak beresi
- scratch
- {f} cızırdamak
- scratch
- dili acele ile kötü bir şekilde yazmak veya çizmek
Related Terms
English - English
Definition of hastily assembled; put together in a hurry or from disparate elements in English English dictionary
- scratch
Bluecoats began crossing the James on June 14 and next day two corps approached Petersburg, which was held by Beauregard with a scratch force of 2,500.
hastily assembled; put together in a hurry or from disparate elements
Hyphenation
hast·i·ly assembled; put to·geth·er in a hur·ry or from dis·par·ate elementsPronunciation
Resimler
History
Favorites