Beni takip eden biri olduğundan şüphe ediyorum.
- I doubt there's anyone following me.
Galiba bizi takip edeni biri var.
- I think there's somebody following us.
Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı.
- He went out for a walk, with his dog following behind.
Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
- Tom looked over to his shoulder to see if anyone was following him.
Beni izlemeni istemiyorum.
- I don't want you following me.
Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı.
- Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.
Bu kitabın tavsiyelerini izleyerek, kendimi fakirlikten kurtarabilirdim.
- By following this book's advice, I was able to pull myself out of poverty.
Aşağıdaki cümleleri Japoncaya çevir.
- Translate the following sentences into Japanese.
10 a 1 ölçeğinde, lütfen aşağıdaki dillerdeki yeterliliğini sınıflandır.
- On a scale of 1 to 10, please rate your proficiency in the following languages.
Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı.
- Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.
Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
- Tom looked over to his shoulder to see if anyone was following him.
Tom ertesi Cuma Mary'yi görmek için gitti.
- Tom went to see Mary the following Friday.
Tom, ertesi gün Mary ile buluşmak için randevu verdi.
- Tom made an appointment to meet Mary the following day.
Fırtınadan sonra şehrin bazı kısımları afet alanı gibiydi.
- Parts of the city looked like a disaster zone following the storm.
Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
- Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
Biz ona sonraki pazar bir pikniğe gitmemiz gerektiğini önerdik.
- We suggested to her that we should go on a picnic the following Sunday.
Az sonraki program sadece olgun seyirciler içindir.
- The following program is intended only for mature audiences.
Yoğun yağış ardından büyük bir sel vardı.
- Following the heavy rainfall, there was a big flood.
Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
- Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
Onları izlemek zorunda değilim
- I don't have to follow them.
Siz beyefendiler beni izlemek ister misiniz?
- Would you gentlemen like to follow me?
Sıkı bir diyet takip etmek önemlidir.
- It's important to follow a strict diet.
Tom'u takip etmek zorundayız.
- We have to follow Tom.
Bir lider mi yoksa bir takipçi misiniz?
- Are you a leader or a follower?
Köpeği her yerde onu gittiği yerden takip eder.
- His dog follows him wherever he goes.
İyi bir vuruşcu olmak için, gevşek tutmalısın ve içgüdünü izlemelisin.
- To be a good batter, you've got to hang loose and follow your instincts.
Tom görünmeden Mary'yi izlemeyi oldukça kolay buldu.
- Tom found it fairly easy to follow Mary without being seen.
Köpek beni evime kadar izledi.
- The dog followed me to my home.
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Yapacağın tek şey onun tavsiyesini dinlemek.
- All that you have to do is to follow his advice.
O emirleri dinlemekten başka seçeneğim yok.
- I have no choice but to follow those orders.
Sadece talimatlara uymak zorundasın.
- You only have to follow the instructions.
Bütün üyeler bu kurallara uymak zorundadırlar.
- All members must follow these rules.
Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz.
- Complete the following form to know who you could have been in a previous life.
Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın.
- Answer the following questions in English.
Sürücülerin uyması gereken kurallar şunlardır.
- The rules drivers should obey are the following.
İlaç içerken şişe üzerindeki talimatlara dikkatlice uyun.
- When taking drugs, follow the directions on the bottle carefully.
Lütfen okul kurallarına uyun.
- Please follow the school rules.
Aşağıdakiler, 1993 yılının başlıca olaylarıdır.
- The followings are the chief events of 1993.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan, beni izle.
- If you want to get out of here alive, follow me.
Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz.
- Complete the following form to know who you could have been in a previous life.
Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın.
- Answer the following questions in English.
Tom, ertesi gün Mary ile buluşmak için randevu verdi.
- Tom made an appointment to meet Mary the following day.
O, ertesi gün eve gideceğini söyledi.
- He said that he was going home the following day.
Following the meeting, we all had a chat.
He had a loyal following.
See the following section.
The following wind sped us on our way.
The following words have no definition . . .
Follow these instructions to the letter.
Follow that car!.
... it belonged to loose confederation prior to the following in jefferson domination ...
... So congratulations on building a following here ...