following the exact words

listen to the pronunciation of following the exact words
English - Turkish

Definition of following the exact words in English Turkish dictionary

literal
{s} tam

Berbat safra kesesi ameliyatından sonra, hasta hem mecazi olarak hem de kelimenin tam anlamıyla, safra ile doluydu. - After the botched gallbladder surgery, the patient was filled with bile, both figuratively and literally.

Dedektif olay hakkında binlerce insanı tam olarak sorguladı. - The detective questioned literally thousands of people about the incident.

literal
düz anlamlı
literal
harfi harfine

Onu harfi harfine almayın. O abartma eğilimindedir. - Don't take it literally. He is inclined to exaggerate.

Metni harfi harfine çevirdi. - She translated the text literally.

literal
kalıp deyim
literal
sözlü
literal
(Dilbilim) bağımlı
literal
sade
literal
yalın
literal
harfi

Barbie bebeğine benzemek Mary'nin en büyük dileğiydi. Kötü cin bu dileği çok harfiyen yorumladı. - It was Mary's greatest wish to look just like her Barbie doll. The evil genie interpreted this wish too literally.

Onun görüşlerini harfiyen almayın. - Don't take his remarks too literally.

literal
{s} gerçek

O, cümlenin gerçek anlamını açıklıyor. - He explains the literal meaning of the sentence.

Ben şimdi gerçekten ağlıyorum. - I am literally crying right now.

literal
(sıfat) aslına uygun, kelimesi kelimesine, gerçek, abartısız, tam, gerçekçi, basım
literal
{s} basım
literal
literalist : harfi harfine açıklayan veya tercüme eden kimse
literal
{s} abartısız
literal
hazır bilgi
literal
aynen,durağan
literal
(Askeri) HAZIR BİLGİ: Bir bilgi referansı olmaktan ziyade, kendisi bilgi olan kaynak programı içindeki bir simge veya nicelik
literal
Değişmez
English - English
literal
following the exact words

    Hyphenation

    fol·low·ing the ex·act words

    Turkish pronunciation

    fälōîng dhi îgzäkt wırdz

    Pronunciation

    /ˈfälōəɴɢ ᴛʜē əgˈzakt ˈwərdz/ /ˈfɑːloʊɪŋ ðiː ɪɡˈzækt ˈwɜrdz/
Favorites