English - Turkish
Definition of balcony, veranda; patio, portico in English Turkish dictionary
- porch
- {i} veranda
Tom ve Mary kahve içerken verandada oturuyorlardı.
-Tom and Mary are sitting on the porch drinking coffee.
Tom ve Mary verandada oturup birbirleriyle konuşuyorlar.
-Tom and Mary are sitting on the porch talking to each other.
- porch
- sundurma veranda
- porch
- (İnşaat) taraça
- porch
- (İnşaat) kapı saçağı
- porch
- (İnşaat) kapı sundurması
- porch
- ayazlık
- porch
- (Arılık) uçuş deliği siperi
- porch
- portiko
- porch
- evin kabağında ilave dikinti
- porch
- portik
- porch
- {i} sundurma
Mary genellikle sundurmada yalnız otururdu.
-Mary would often sit alone on the porch.
Sundurmadaki adam Tom'a benziyordu.
-The man on the porch looked like Tom.
- porch
- {i} (kapı önündeki, yanları açık) sundurma, örtme; (kapı önündeki) giriş, portik, portiko
- porch
- {i} hayat, (bir yanı/yanları açık) veranda
- porch
- {i} taraça (camlı)
- porch
- veranda/sundurma
Related Terms
English - English
Definition of balcony, veranda; patio, portico in English English dictionary
- {i} porch
balcony, veranda; patio, portico
Hyphenation
balcony, veranda; patio, por·ti·coPronunciation
Resimler
Favorites