English - Turkish
Definition of an artist who creates sculptures in English Turkish dictionary
- sculptor
- {i} heykeltraş
Heykeltraş işin gökyüzüne açılan bir pencereyi temsil ettiğini söyledi, ama bana mantıksız eğri böğrü bir metal parçası gibi göründü.
-The sculptor said the work represented a window to the sky, but to me it looked like a senseless twisted piece of metal.
- carver
- oduncu/heykeltıraş
- sculptor
- heykelci
- sculptor
- yontuculuk
- sculptor
- heykeltıraşlık
- sculptor
- yontusunu yapmak
- sculptor
- oymak
- carver
- et bıçağı
- carver
- oymacı
- sculptor
- heykeltıraş
Heykeltıraş Rönesans okuluna aittir.
-The sculptor belongs to the Renaissance school.
Heykeltıraş ahşabı Buda'nın görüntüsü şeklinde oydu.
-The sculptor carved wood into an image of Buddha.
- sculptor
- yontucu
- carver
- {i} hakkâk
- carver
- (Tıp) Doldurulan veya sun'i olarak yapılan dişe şekil vermede kullanılan dişçi aleti
- sculptor
- {i} oymacı
- sculptor
- sculptress kadın heykeltıraş
Related Terms
an artist who creates sculptures
Hyphenation
an art·ist who creates sculpturesTurkish pronunciation
ın ärtıst hu krieyts skʌlpçırzPronunciation
/ən ˈärtəst ˈho͞o krēˈāts ˈskəlpʧərz/ /ən ˈɑːrtəst ˈhuː kriːˈeɪts ˈskʌlpʧɜrz/
Resimler
History
Favorites