English - Turkish
Definition of above or near the head, also known as cranial in English Turkish dictionary
- superior
- (Tıp) süperiyor
- superior
- yüksek (rütbe, sınıf)
- superior
- yüksek kaliteli
- superior
- üst
Üstlerine karşı saygıyla davranır.
-He behaves respectfully toward his superiors.
Onun raporu benimkine göre üstündür.
-His paper is superior to mine.
- superior
- üstün nitelikli
- superior
- {s} kibirli
- superior
- (isim) üst, üstün kimse, başrahip
- superior
- üstün derecede olan kimse
- superior
- superior,üstün
- superior
- (İnşaat) yüksek, üstün
- superior
- üst tarafında bulunan
- superior
- manastırda baş rahip
- superior
- (Biyoloji) superior
- superior
- {s} asil
- superior
- {s} üstteki
- superior
- (Tıp) Üst, üst tarafında bulunan, yukarı, üstte
- superior
- fevkinde
- superior
- satırdan yukarı basılmış rakam veya harf
- superior
- {s} üstünlük taslayan
Related Terms
English - English
Definition of above or near the head, also known as cranial in English English dictionary
- superior
above or near the head, also known as cranial
Hyphenation
a·bove or near the head, al·so known as cra·ni·alPronunciation
Resimler
History
Favorites