Amerika'da kaldığı süredeki deneyimlerini bize anlatmaya başladı. Biz dikkat kesildik.
- He started to tell us his experiences during his stay in America. We were all ears.
Yazılım şirketi ekonomik durgunluk sürecinde büyük başarısızlığa uğradı.
- The software company collapsed during the recession.
At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack.
- Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu.
My house is close to a bus stop.
- Evim otobüs durağına yakın.
The blue sports car came to a screeching halt.
- Mavi spor araba durma noktasına geldi.
The car dove into the field and, after bumping along for a time, came to a halt.
- Araba tarlaya daldı ve bir süre sarsıldıktan sonra durma noktasına geldi.
When riding the escalator, please hold the handrail and stand inside the yellow line.
- Yürüyen merdivene binerken lütfen tırabzanı tut ve sarı çizginin içinde dur.
Hold up, what do you think you're doing?
- Dur bakalım, Sen ne yaptığını düşünüyorsun?
These two are standing abreast.
- Bu ikisi yan yana duruyor.
The balance at the bank stands at two million yen.
- Bankadaki bakiye 2 milyon yende duruyor.
It rained for several days on end.
- Birkaç gün durmadan yağmur yağdı.
He stood at the end of the line.
- Sıranın sonunda durdu.
I'm worn out, because I've been standing all day.
- Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.
These two are standing abreast.
- Bu ikisi yan yana duruyor.
Why are they stalling?
- Onlar neden duruyorlar?
He stalled the engine three times.
- Üç kez motoru durdurdu.
He didn't see the stop sign and almost hit the child crossing the street.
- O, dur işaretini görmedi ve neredeyse caddeyi geçen çocuğa vuracaktı.
Tom didn't see the stop sign.
- Tom dur işaretini görmedi.