the manner in which two things may be associated

listen to the pronunciation of the manner in which two things may be associated
Englisch - Türkisch

Definition von the manner in which two things may be associated im Englisch Türkisch wörterbuch

relation
ilişki

Onların ilişkisi hakkında bir şey bilmiyorum. - I don't know anything about their relationship.

Sanırım John'un Jane ile olan ilişkilerini çok fazla okuyorsun. - I think you're reading too much into John's relationship with Jane.

relation
ara

Onların ikisi arasındaki ilişkiler nasıl gidiyor? - How are relations between the two of them going?

Japonya ve ABD arasındaki arkadaşça ilişkileri sürdürmeliyiz. - We must maintain the friendly relations between Japan and the U.S.

relation
naklediş
relation
takıntı
relation
aidiyet
relation
akraba

O benimle akraba değil. - He is no relation to me.

O, onun uzak bir akrabasıdır. - He is a distant relation of hers.

relation
bağıntı
relation
{i} bağ

En büyük nimet sağlık, en büyük zenginlik kanaat, en büyük bağ da vefadır. - Health is the greatest gift; satisfaction the greatest wealth; fidelity the greatest relation.

relation
{i} söyleme
relation
{i} bağlantı
relation
{i} anlatma
relation
akrabalar
relation
{i} oran
relation
(Tıp) İlgi, ilişki, münasebet
relation
{i} ilgi

Tom'la ilişkim seni ilgilendirmez. - My relationship with Tom is none of your business.

Ciddi bir ilişki ile ilgilenmiyorum. - I'm not interested in a serious relationship.

relation
relations i
relation
{i} nispet
relation
bağıntı,ilişki
Englisch - Englisch
relation
the manner in which two things may be associated

    Silbentrennung

    the man·ner in which two things May be as·so·ci·a·ted

    Türkische aussprache

    dhi mänır în hwîç tu thîngz mey bi ısōsieytıd

    Aussprache

    /ᴛʜē ˈmanər ən ˈhwəʧ ˈto͞o ˈᴛʜəɴɢz ˈmā bē əˈsōsēˌātəd/ /ðiː ˈmænɜr ɪn ˈhwɪʧ ˈtuː ˈθɪŋz ˈmeɪ biː əˈsoʊsiːˌeɪtəd/
Favoriten