raising, elevating; uplifting (of mood, etc.)

listen to the pronunciation of raising, elevating; uplifting (of mood, etc.)
Englisch - Türkisch

Definition von raising, elevating; uplifting (of mood, etc.) im Englisch Türkisch wörterbuch

lifting
kaldırarak
lifting
kaldıran
lifting
yükseltme
lifting
{f} kaldır

Tom ağırlık kaldırıyor. - Tom is lifting weights.

Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti. - He hurt his arm lifting so much weight.

lifting
kaldırma

Bu kutuyu kaldırmayı başarabilir misin? - Can you manage lifting this box?

Sol kolunuzu kaldırmayı deneyin. - Try lifting your left arm.

lifting
{i} germe
lifting
(sıfat) kaldırma
Englisch - Englisch
{s} lifting