pref. between

listen to the pronunciation of pref. between
Englisch - Türkisch

Definition von pref. between im Englisch Türkisch wörterbuch

inter
arasında

Amerikan dergisi Uluslararası Yaşam'a göre, Uruguay dünyada en güvenli yirmi ülke arasında yer almaktadır. - According to the American journal International Living, Uruguay is ranked among the twenty safest countries in the world.

İki ülke arasındaki bu anlaşmazlıklar, uluslararası hukuka uygun olarak çözülmelidir. - These disputes between the two nations should be solved in accordance with international law.

inter
göm

Onun külleri burada gömülüdür. - Her ashes are interred here.

inter
gömmek
inter
{f} defnetmek
inter
önek arasında
inter
arası

Gezegenlerin ve onların uydularının resmi isimleri Uluslar arası Astronomi Birliği tarafından kullanılır. - The official names of planets and their moons are governed by the International Astronomical Union.

Bana gelince, uluslar arası klas bir insan olmaya çabalamak yerine, açık fikirli bir dünya insanı olmak istiyorum. - As for me, instead of trying to be a cool, international man, I would like to be an open-minded earth person.

inter
defnet
inter
(Diş Hekimliği) 'arasında' anlamında önek
inter
pref. arası
inter
ortasında

Geçen gün yoğun bir eyaletler arası yolun ortasında benzinim bitti. - The other day I ran out of gas in the middle of a busy Interstate.

Kavşağın ortasında gazımız bitti. - We ran out of gas in the middle of the intersection.

inter
birbiriyle

Cümleyi birbiriyle zıt iki farklı biçimde çevirmek mümkün. - The sentence is capable of two interpretations, of which the first is the exact opposite of the other.

Tom ve Mary'nin birbiriyle çıkmaktan vazgeçtiğini bilmekle ilgilenebileceğini düşündüm. - I thought you might be interested to know that Tom and Mary have quit dating each other.

inter
birbirini

Karşılıklı çıkarlar bulursanız, birbirinizle anlaşırsınız. - Find mutual interests, and you will get along with each other.

inter
{f} toprağa vermek
inter
karşılıklı

Karşılıklı çıkarlar bulursanız, birbirinizle anlaşırsınız. - Find mutual interests, and you will get along with each other.

Onlar karşılıklı ilgi alanları konusunda sizinle konuşmak istiyorlar. - They want to talk to you about areas of mutual interest.

Englisch - Englisch
inter
pref. between
Favoriten