paragöz

listen to the pronunciation of paragöz
Türkisch - Englisch
stingy

Tom told me that he thought Mary was stingy. - Tom bana Mary'nin paragöz olduğunu düşündüğünü söyledi.

I know that I'm stingy. - Paragöz olduğumu biliyorum.

mercenary
avaricious
(someone) who is excessively fond of money
miser
money grubber
money-grubbing, greedy for money; Scrooge
acquisitive
greedy for money
penny pincher
money grubbing
scrooge
sordid
money minded

they saw themselves too money-minded and suspicious.

paragöz biçimde
mercenarily
paragöz olma
acquisitiveness
paragöz tip
hireling
paragöz tip
huckster
Türkisch - Türkisch
Parayı çok seven, paraya çok düşkün
Parayı çok seven, paraya çok düşkün, para canlısı: "Bundan dolayı bu paragöz adamın sırf körpeliğinden dolayı aldığı ufak tefek kızcağızı herkes görmek istiyordu."- H. E. Adıvar
paragöz
Favoriten