ihtiyaç duymak

listen to the pronunciation of ihtiyaç duymak
Türkisch - Englisch
need
to feel a/the need (for)
stand
to feel the need (for), to need
depend
call for
ihtiyaç duy
{f} need

They were needed in South America. - Güney Amerika'da onlara ihtiyaç duyuldu.

She needed fuckin' words of love. - O, kahrolası aşk sözlerine ihtiyaç duyuyordu.

ihtiyaç duyma
need

He has a beard, and therefore he doesn't need to shave. - Sakalı var ve bu yüzden traş olmaya ihtiyaç duymaz.

I have so many things I don't need. - İhtiyaç duymadığım pek çok şeyim var.

ihtiyaç duyma
requiring
ihtiyaç duyma
needing

You won't be needing that where you're going. - Gittiğin yerde buna ihtiyaç duymayacaksın.

ihtiyaç duy
{f} needed

I suddenly needed a car. - Aniden bir arabaya ihtiyaç duydum.

I'd like to stay and help, but I'm needed elsewhere. - Kalıp yardımcı olmak istiyorum ama bana başka bir yerde ihtiyaç duyuluyor.

az ihtiyaç duymak
need little
acil ihtiyaç duymak
be in urgent need of
Türkisch - Türkisch

Definition von ihtiyaç duymak im Türkisch Türkisch wörterbuch

İhtiyaç duyma
(Osmanlı Dönemi) İRTİFAK
İhtiyaç duymak
muhtaç olmak
İhtiyaç duymak
gereksinmek
ihtiyaç duymak
Favoriten