By law, begging in the street is forbidden.
- Yasaya göre, sokakta dilenmek yasaktır.
There were times when Tom wished he hadn't married Mary.
- Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur.
Everybody wished he had been elected governor.
- Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.
I wish I were what I was when I wished I were what I am.
- Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam.
Tom wished he had a decent job.
- Tom düzgün bir işi olmasını diledi.
She sat next to him wishing she were somewhere else.
- O, başka bir yerde olmayı dileyerek onun yanına oturdu
I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it.
- Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
I must beg your pardon.
- Ben sizden özür dilemeliyim.
Beggars can't be choosers.
- Dilenciler seçici olamaz.
By law, begging in the street is forbidden.
- Yasaya göre, sokakta dilenmek yasaktır.
The man went begging from door to door.
- Adam kapı kapı dilenmeye gitti.