Englisch - Türkisch
Definition von cranial pain thought to result from eye disease or excessive use im Englisch Türkisch wörterbuch
- headache
- {i} baş ağrısı
Hasta her zaman bir baş ağrısından şikayetçi.
-The patient is always complaining of a headache.
O çocuk tam bir baş ağrısı.
-That child is a headache.
- headache
- {i} baş belâsı
Çöpten kurtulmak yetkililer için büyük bir baş belası haline gelmiştir.
-Getting rid of garbage has become a major headache for the authorities.
- headache
- {i} başağrısı
Başağrısı için evde bir ilaç var mı?
-Is there a home remedy for headache?
Tom'un kötü bir başağrısı var.
-Tom has a bad headache.
- headache
- baş ağrı
Zaman zaman can sıkıcı baş ağrısı çekti.
-At times, he suffered from a painful headache.
Toplantıya katılamamamın nedeni şiddetli bir baş ağrımın olmasıydı.
-The reason I could not attend the meeting was that I had a severe headache.
- headache
- güçIük
- headache
- {i} dert
- headache
- {i} dert, baş belası
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von cranial pain thought to result from eye disease or excessive use im Englisch Englisch wörterbuch
- headache
cranial pain thought to result from eye disease or excessive use
Silbentrennung
cra·ni·al pain thought to re·sult from eye dis·ease or ex·ces·sive useAussprache
Resimler
Favoriten