Türkisch - Englisch
Definition von burkulmak im Türkisch Englisch wörterbuch
- to be twisted; to be sprained
- twist
- to be unhappy about something
- to be twisted
- buckle
- sprain
- strain
- wrench
- twisted
- rick
- burkulmak (bilek, ayak vb)
- sprain
- burkulma
- sprain
You have a bad sprain.
-Kötü bir burkulmanız var.
- burkulma
- buckling
- burkulma
- {i} strain
- burkulma
- wrenching
- burkulma
- jerk
- burk
- {f} wrench
- burk
- {f} wrenching
- burk
- {f} sprain
A sprained ankle disabled him from walking for a month.
-Burkulmuş bir ayak bileği onu bir ay yürümekten alıkoydu.
Tom tripped and sprained his ankle.
-Tom'un ayağı takıldı ve ayak bileği burkuldu.
- burkulma
- flexion
- burkulma
- sprain burkmak
- ayağı burkulmak
- to sprain one's ankle
- burkulma
- wrick
- burkulma
- twist
- burkulma
- rick
- burkulma
- distortion
- burkulma
- wrench
- içi burkulmak
- to feel a deep pang of sadness
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von burkulmak im Englisch Englisch wörterbuch
- burk
- United States frontierswoman and legendary figure of the Wild West noted for her marksmanship (1852-1903)
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von burkulmak im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Vücuttaki organlardan biri birdenbire kendi eklemi üzerinde dönmek: "Kadınlar korktular, ayaklarında mutfak takunyaları burkularak bahçeye koştular."- M. Ş. Esendal. Üzüntü duymak: "Hayatımızda bozukluğunu, yokluğunu içlerimiz burkularak duyduğumuz ne vardır ki, millî şuur eksikliğinden gelmesin?"- O. S. Orhon
- Üzüntü duymak
- Burkmak işine konu olmak
- Burkma işine konu olmak
- Vücuttaki organlardan biri birdenbire kendi eklemi üzerinde dönmek
- burkmak
- burkulma
- Burkulmak işi
Relevante Übersetzungen
burkulmak
Silbentrennung
bur·kul·makAussprache
Resimler
Historie
Favoriten