an annoying person or thing

listen to the pronunciation of an annoying person or thing
Englisch - Türkisch

Definition von an annoying person or thing im Englisch Türkisch wörterbuch

pain
{i} sancı

Bu son derece sancılıydı. - It was terribly painful.

Çıplak gözle zor görülebilecek bir tahta kıymığı, Tom'un parmağında çok sancılı bir enfeksiyona neden oldu. - A splinter of wood, barely visible to the naked eye, caused a very painful infection in one of Tom's fingers.

pain
ıstırap
pain
{i} acı

Bu acıya dayanamıyorum. - I can't stand this pain.

Onun yüzü acıdan şekil değiştirmişti. - His face is distorted by pain.

pain
ağrı

Sırtımda kötü bir ağrım var. - I have a bad pain in my back.

Bugün boynum ağrıyor. - Today I have neck pain.

pain
{i} ceza

Cézanne doğanın yeni bir biçimde nasıl resmedileceğini biliyordu. - Cézanne knew how to paint nature in a new way.

pain
veca
pain
batar
pain
{i} emek

Emeksiz kazanç olmaz. - No gains without pains.

pain
i ağrı
pain
kalbini kırmak
pain
kırmak
pain
sel
pain
incitmek
pain
karamsar
pain
{i} dert, keder
pain
sıkıntı/acı
Englisch - Englisch
pain
An annoying person
pimple
an annoying person
trial
an annoying person or thing

    Silbentrennung

    an an·noy·ing per·son or thing

    Türkische aussprache

    ın ınoyîng pırsın ır thîng

    Aussprache

    /ən əˈnoiəɴɢ ˈpərsən ər ˈᴛʜəɴɢ/ /ən əˈnɔɪɪŋ ˈpɜrsən ɜr ˈθɪŋ/
Favoriten