a neutral or uncommitted person (especially in politics)

listen to the pronunciation of a neutral or uncommitted person (especially in politics)
Englisch - Türkisch

Definition von a neutral or uncommitted person (especially in politics) im Englisch Türkisch wörterbuch

independent
{s} bağımsız

O günlerde, Amerika Birleşik Krallık'tan bağımsız değildi. - In those days, America was not independent of the United Kingdom.

Anlaşma Texas'ı bağımsız hale getirdi. - The treaty made Texas independent.

independent
{s} özgür

Apartmanında tek başına olduğunda, bağımsız hissedersin. Odanda tek başına olduğunda, özgür hissedersin. Yatağında tek başına olduğunda, yalnız hissedersin. - When you're alone in your apartment, you feel independent. When you're alone in your room, you feel free. When you're alone in your bed, you feel lonely.

O, akıllı ve özgür bir kız. - She's a smart and independent girl.

independent
{s} hür
independent
{s} serbest
independent
bağımsız olmak

O daha bağımsız olmak istiyor. - He wants to be more independent.

Kendi ayakların üzerinde durmak bağımsız olmak anlamına gelir. - To stand in your own feet means to be independent.

independent
independentlybağımsız olarak
independent
birbirini etkilemeden
independent
{s} maddi yönden bağımsız
independent
{s} başına buyruk

Oğlum her zaman çok başına buyruktu. - My son has always been very independent.

Büyük annem başına buyruk birisidir. - My grandma is a very independent person.

independent
{s} (ekonomik açıdan) bağımsız, kendi geliri ile geçinebilen
independent
{s} kendi geçimini sağlayan
independent
(Askeri) MÜSTAKİL GEMİ: Donanma kontrolu altında tek başına ve bir harp gemisinin refakati olmaksızın seyreden bir ticaret gemisi
independent
bağımsız kimse
independent
kendi geliri ile geçinebilen
mugwump
{i} asi
mugwump
(isim) kendini beğenmiş, bağımsız üye, asi
mugwump
bağımsız kimse
mugwump
{i} bağımsız üye
Englisch - Englisch
mugwump
independent
a neutral or uncommitted person (especially in politics)
Favoriten