Lincoln köleliğe karşı çıktı.
- Lincoln opposed slavery.
Biz onun yeni bir yol yapma planına karşı çıktık.
- We opposed his plan to build a new road.
Kırmızı yeşilin aksine bir tehlike işaretidir.
- Red, as opposed to green, is a sign of danger.
Irksal ayrımcılığa karşı çıktı.
- He's opposed to racial discrimination.
Biz onun yeni bir yol yapma planına karşı çıktık.
- We opposed his plan to build a new road.
... I'm opposed. I'd get rid of it. That's not an energy strategy for the future. ...
... in which we have the opportunity to start bringing down cost, as opposed to just ' ...