yepyeni

listen to the pronunciation of yepyeni
التركية - الإنجليزية
brand new

The elderly couple drive a brand new sedan. - Yaşlı çift yepyeni bir sedan sürüyor.

I feel like a brand new person. - Kendimi yepyeni biri gibi hissediyorum.

bran-new
totally new
crisp
red-hot
brand-new

Sami had a brand-new van. - Sami yepyeni bir vana sahipti.

Sami had a brand-new van. - Sami yepyeni bir minibüse sahipti.

unused; unworn
spick-and-span
in mint condition
mint state
brand-new, crisp
bran new
quite new
immaculate
completely new
{s} unused
spickandspan
wayout
spannew
spankiny
spick and span
التركية - التركية
Çok yeni, hiç kullanılmamış
Alışılmamış, görülmemiş: "Millet, büyükleri ve küçükleriyle beraber yepyeni bir devlet kurmuşlar, zaferle idare ediyorlar."- A.Gündüz
Tertemiz, çok yeni
Alışılmamış, görülmemiş
yepisyeni
yesyeni